21 Ekim 2023 tarihinde Marmara Bölgesi'nde gerçekleşen bir deprem, geniş bir coğrafyada yaşamı olumsuz etkiledi. Merkez üssü olarak bilinen yerle birlikte, İstanbul, Kocaeli, Sakarya ve Uşak gibi illerden gelen sarsıntı haberleri, bölgedeki vatandaşların büyük bir panik yaşamasına neden oldu. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından yapılan açıklamada, depremin büyüklüğünün 5.7 olarak ölçüldüğü belirtildi. Bu tür doğal olayların sıkça yaşandığı Marmara Bölgesi, geçmişte de birçok yıkıcı depremlerle karşı karşıya kalmıştı. Ancak bu defa Marmara'nın kalbinde, içerisinde milyonlarca insan barındıran İstanbul gibi metropollerde hissedilmesi, korkuların daha da artmasına sebep oldu.
Marmara Denizi'nin güneyinde meydana gelen depremin merkez üssü olarak belirlenen yer, Kocaeli’nin Gölcük ilçesi yakınları oldu. Deprem, 5.7 büyüklüğünde olmasına rağmen derinliği 10 km olarak ölçüldü. Bu durum, depremin yüzeye daha yakın olmasından dolayı sarsıntının etkisini artırmış olabilir. İstanbul'da hissedilen sarsıntı, birçok vatandaşın evlerinden dışarıya çıktı ve sosyal medyada panik dolu paylaşımlar yapıldı. “Bina ne kadar sağlam?” sorusu, birçok insanın aklına gelerek, aniden güvenli bir yer arayışına yol açtı. Bölgedeki sarsıntı, Uşak dahil olmak üzere birçok çevre illerde de hissedildi. Uşak’taki vatandaşlar, güçlü bir şekilde sarsıldıklarını bildirirken, korku ve endişe dolu anlar yaşadılar.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı, deprem sonrası gerekli ilk yardım ve arama kurtarma ekiplerini derhal bölgeye sevk etti. İllerdeki afet koordinasyon merkezleri, olası bir artçı sarsıntının yaşanması durumuna karşı hazırlıklı olmak için sürekli olarak devrede tutuldu. Öğle saatlerine kadar herhangi bir büyük hasarın olmadığı bildirilse de, küçük çaplı hasarların olduğu evlerin olduğu ve bazı vatandaşların hafif yaralandığı öğrenildi. Özellikle deprem anında yüksek katlı binalarda yaşanan panik, ciddi kazalara neden olabilirdi. Uzmanlar, yükseklikten dolayı düşen nesneler sebebiyle yaralanmalar yaşandığını aktardı ve her vatandaşın mutlaka bu tür durumlara karşı her zaman hazırlıklı olması gerektiğine dikkat çekti.
Deprem, insanlarda geçmişten gelen korkuları yeniden canlandırdı. 1999 Gölcük Depremi hatıralarının tazelendiği bu olayda, birçok kişi geçmişte yaşanan felaketi hatırladı ve “Bir daha böyle bir şey yaşanır mı?” endişesiyle doldu. Semtlerde sokaklardan toplanan gruplar, verdikleri destek ile herkesin bir arada olabileceği güvende bir alan oluşturmak için toplandılar. Depremin ardından, mahalleler arası dayanışmanın arttığı gözlemlendi. İnsanlar, bir arada olmanın ve yardımlaşmanın önemini kavradı.
Uzmanlar, doğal afetlere karşı hazırlıklı olmanın ve evde acil durum kitleri bulundurmanın önemini vurguladı. Birçok vatandaş, evlerinde deprem anında ne yapmaları gerektiğini bilmemekten endişe ediyor. Okullarda, iş yerlerinde ve evde alınabilen basit önlemler, olası felaketlerin etkisini azaltabilir. Ülkemizdeki deprem gerçeğini kabul etmek ve bunu hayatımızın bir parçası haline getirmek, toplumun her kesimi için son derece önemlidir. Öğrenciler için düzenlenen tatbikatlar ve seminerler, bu bilinci artırmak için yapılabilir. Okul yaşantısının bir parçası olmalı ve öğretim programlarına dahil edilmelidir.
Sonuç olarak, Marmara Bölgesi'nde 21 Ekim'de meydana gelen deprem, hem yerel hem de ulusal anlamda birçok insanın dikkatini çekti. Bildiğimiz kadarıyla tüm vatandaşların bu tür doğal olaylara karşı bilinçli ve hazırlıklı olması gerektiği ortaya çıkmıştır. Her ne kadar bugün itibarıyla büyük sıkıntılar yaşanmamış olsa da, olası risklerin her zaman göz önünde bulundurulması gerektiği unutulmamalıdır. Doğal afetler ne yazık ki yaşamımızın bir parçası ve buna karşı alacağımız tedbirler hayati önem taşımaktadır.
Bu nedenle, deprem sonrası alınacak önlemler, yalnızca bir panik anında yapılacak işler değil, her vatandaşın sürekli olarak gündeminde tutması gereken konulardır. Yaşanan bu olay, toplumsal bilincin artmasında bir nevi vesile olmuş ve doğal afetlere karşı daha hazırlıklı bir toplum olma yolunda atılmış bir adım olarak değerlendirilebilir.