Oğuz Murat Aci, Türkiye'de genç yaşta hayatını kaybeden bir birey olmasının yanı sıra, ailesinin, arkadaşlarının ve sevenlerinin yüreğinde derin izler bıraktı. Ailesinin ondan kalan hatıraları ve anıları, bu zor günlerde Yeni Türkiye'nin gençlerinin geleceği hakkında düşünmeden edemiyor. Oğuz'un babası, NTV'ye verdiği özel röportajda, kaybının ardından nasıl bir süreç yaşadıklarını ve topluma iletmek istediği önemli mesajları paylaştı.
Oğuz Murat Aci'nin babası, evladını kaybetmenin acısını, kelimelerle ifade etmenin ne kadar zor olduğunu dile getirdi. “Kaybım, her gün içimde yankılanan bir hüzün. Ama Oğuz'un gitmiş olmasının, onun ruhunu yaşatmamız gerektiğini unutmamıza neden olmaması lazım,” diyor. Ebeveynler olarak, çocuklarının hayatında her zaman bir yol gösterici olması gerektiğine inanıyor. Oğuz’un yaşamı boyunca örnek alınacak pek çok özelliğiyle anılmasını sağlamak için, ailesinin elinden geleni yapacağına dikkat çekiyor.
Aci, Türkiye'deki gençlerin daha çok destek ve motivasyona ihtiyaç duyduğunu ve bu konudaki toplumsal bilincin artırılması gerektiğini vurguladı. Helsinkin eğitim sistemine dikkat çekerek, “Eğitim, yalnızca akademik başarı değil, aynı zamanda duygusal ve sosyal gelişim” diyor ve bunun önemine dair kendi deneyimlerini paylaşıyor. “Oğuz’un hayatta kalmasını istediğimiz değerler, sadece akademik başarı ile sınırlı kalmamalı.”
Oğuz'un babası, yaşadıkları acıyı, yeni nesillere daha umut dolu bir gelecek sunmaları için bir motivasyon kaynağına dönüştürmek istiyor. “Bu süreçte yaşadıklarımızı bir kenara bırakamam. Ancak bu, mücadele etmemem gerektiği anlamına gelmiyor. Oğuz’un anısını yaşatmak için elimizden geleni yapmalıyız. Onun gibi gençlerin, yaşamdan bir şeyler alırken, bu dünyaya da bir şeyler katma sorumluluğunun bilincinde olmaları lazım,” bilgisini veriyor.
Öte yandan, toplumsal destek sistemleri ve sosyal medya aracılığıyla gençlere ulaşmak için daha fazla çaba sarf etmek gerektiğini belirtiyor. Oğuz’un babası, topluma yönlendirme yapabilmek amacıyla çeşitli projeler üzerinde çalıştıklarının altını çiziyor. “Onu kaybetmenin acısı hiçbir zaman geçmeyecek ama onun anısını yaşatmak ve bununla birlikte gelecekte daha iyi bireyler yetiştirmek için elimizden geleni yapmalıyız,” diyerek, toplumsal güç birliği oluşturmanın önemine vurgu yapıyor.
Oğuz Murat Aci'nin babası, gençlere bir tavsiyede bulunarak, hayatın zorluklarına karşı daima direnç göstermek gerektiğini aktarıyor. Hayatın getirdiği tüm zorluklarla başa çıkabilmenin, güçlü bir destek almayı gerektirdiğini ve bu desteği sağlamak için yalnızca aile içinde değil, toplumun her kesiminde birlik olmanın çok önemli olduğunu dile getiriyor. “Toplumsal dayanışmayı artırmak, kaygıları azaltmanın en önemli yolu,” diyor. Aci, tüm bu yaşadıklarının sadece kendileri için değil, herkes için önemli derslerle dolu olduğunu ve ülkede daha iyi bir gelecek için üzerlerine düşeni yapmaya kararlı olduklarını belirtiyor.
Sonuç olarak, Oğuz Murat Aci'nin babasının duygusal ifadesi, yalnızca bir aile dramı değil, aynı zamanda toplumsal bir çağrıdır. Gençlerin mücadele etmesi, topluma duyduğu sorumluluğu fark etmesi ve acıların üstesinden gelerek, hayatı anlamlı kılmak için birlikte hareket etmesine yönelik bir davettir. Oğuz’un babası, hayatın getirdiği zorluklara karşı çıkmanın ve yaşanan acılara karşı güçlü kalmanın, daha iyi bir gelecek için yardımcı olacağını Kanıtlıyor. Bu, tüm ebeveynlere ve topluma, gençlerin potansiyelini açığa çıkarmak için birlikte çalışmanın önemini vurgulayan derslerle doludur.